Bebek Uyku Sorunu, Bebeklerin Kolay Uykuya Dalması

Okul, Kreş, Oyun Grubu Varken Uyku Düzeni Kurma

Eylül ayının başlamasıyla birlikte kendimizi bir koşuşturmanın içinde bulduk. Yaz boyunca kurduğumuz düzeninin biraz dışına çıktık, belki tepe taklak olduk. Hele bir de oyun grubu, kreş, anaokulu başladıysa saatleri ayarlamada, günü planlamada biraz zorluk çektik.

Ama çocuklarımızın gelişimi için uyku ve beslenme ne kadar önemliyse yaşıtlarıyla birlikte olmaları, iletişim kurmaları da o kadar önemli. O nedenle dış dünyayı tanıyabilecekleri, sosyalleşip yeni beceriler edinebilecekleri ortamlarda bulunmalarını sağlamak gerekiyor. Bunun için en güzel yerler oyun grupları, kreşler ve anaokulları. 2-2,5 yaş ve üstü her çocuğun kendi yaşına uygun ortamlardan birinde haftanın en az birkaç günü bulunmasını çok önemsiyorum. Biz anne-babalar çocuklarımıza ne kadar yeni beceriler edindirmeye çalışsak, yeni aktiviteler yaptırsak da yaşıtlarıyla farklı paylaşımlar yapmalarının ve deneyerek, gözlemleyerek öğrenmelerinin yerini hiçbir şeyin tutamayacağını düşünüyorum. 

Bu aşamada gün boyu evde beraber zaman geçirirken bir anda yeni aktivitelerin plana dahil olması günlük düzeni biraz kaydırmış olabilir.  Ama merak etmeyin, çocuğunuz kreşe, okula veya oyun grubuna giderken de uyku düzenini rahatça kurabilirsiniz.

Zaman tanıyın

Öncelikle çocuğunuzun yeni ortama alışması için ona biraz zaman tanıyın. Salgın sürecinin çocukları olumsuz etkileyen en büyük yanı sosyalleşme becerileri oldu. Hepimiz evlerimize kapandığımız için yeni kişilerle tanışma, iletişim kurma, kendini ifade etme gibi konularda zorluk yaşadılar. Bu nedenle yeni bir ortama girdiklerinde bunu yadırgamaları, olumsuz tepkiler vermeleri, hemen kaynaşamamaları çok normaldir. Güven duygusunu oturtana kadar zaman vermek ve sabırlı yaklaşmak burada kilit rol oynar. İlk günler ihtiyaç duyduğunda yanında olacağınızı sık sık hatırlatmanız (ve gerçekten olmanız) ilerleyen günlerde daha kolay uyum sağlamalarına yardım edecektir.

Kreşte/Anaokulunda öğlen uykusunu uyumuyor

Her zaman söylerim, uykunun temeli güven duygusudur. Çocuklar güven duymadıkları ortamlarda veya kişilerin yanında uyu(ya)mazlar. Eğer çocuğunuz yeni bir kreşe/anaokuluna başladıysa önce oraya ve oradaki insanlara alışması, benimsemesi ve güven duyması gerekir. Ancak ondan sonra yaşıtlarıyla birlikte öğlen uyku rutinine girecektir. Bu aşamada çocuğunuzu zorlamayın. Sadece okulla konuşup uyumasa bile en azından öğlen saatini “dinlenme saati” olarak uzanarak geçirmesini sağlamalarını rica edebilirsiniz. Böylece akşama kadar fazlaca yorulmamış olur.

Hafta içi kreşte uyumuyor hafta sonu evde uyuyor veya tam tersi

Bir diğer konu da hafta içi ve hafta sonu düzeninin farklı olması. Eğer çocuğunuz hafta içi kreşte uyumuyor ama hafta sonu sizinle birlikteyken uyuyorsa veya tam tersi oluyorsa bu durum gayet normaldir. Uyku düzenini etkilemez veya herhangi bir bozulmaya neden olmaz. Ama dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır. O da gündüz uyuduğu zamanlardaki akşam uyuma saatini, uyumadığı günlerdekiyle aynı tutmamaktır. Örneğin çocuğunuz gündüz 13:00-14:00 arası kreşte uyuyorsa akşam 21:00-21:30 gibi uykuya gidecektir. Ama hafta sonu sizinleyken uyumuyorsa onu çok daha erken 19:00-20:00 arası uykuya götürmeniz vücudunun fazlaca yorulup zorlanması açısından faydalı olacaktır.

Oyun grubuna gittiği günler uyku saati şaşıyor

En çok karşılaştığım konulardan biri de maalesef oyun gruplarının o yaş çocukların uyku düzenine göre oluşturulmamış olması. Örneğin oyun grubuna giden 2 yaşındaki bir çocuğun günde 1 uyku uyuyor olması gerekir. Bunu da günün tam ortasında yani 12:00-14:00 saatleri arasında (güne başladığı saate göre değişkenlik gösterecektir) başlatıyor olması beklenir. Ancak maalesef görüyorum ki çoğu oyun grubu saati 13:00 gibi başlıyor. Böyle olunca çocuğunuzun uyku saati şaşıyor olabilir.

Peki bu durumda ne yapabilirsiniz? Oyun grubuna götürdüğünüz günlerde eve dönünce uykuya yatırabilirsiniz. Böylece o gün saatleri biraz kaydırarak ilerletmiş olursunuz. Buna bağlı olarak da akşam uyku saati biraz geçe kayabilir. Eğer uyumak istemez veya saati çok kayarsa en azından dönüşte bir süre yere uzanarak sakin aktiviteler yapabilir, uyumasa bile bir “dinlenme saati” yaratmış olursunuz. Böylece akşama kadar fazla yorulmamış olur. Oyun grubuna götürmediğiniz günlerde yine eski düzeninde ilerleyerek uyutabilirsiniz.

Çocuğunuzun bazı günler öğlen uykusu uyuması bazı günler uyumaması genel düzenini etkilemez veya kafa karışıklığına yol açmaz. Önemli olan gündüz uykularını atladığında akşam uykusuna biraz daha erken yatırarak fazla yorulmasının önüne geçmektir. Zaten gün içinde fazlaca yorulup yorulmadığını gece uyku performansına bakarak anlayabilirsiniz. Eğer gündüz uykusu uyumadığı günlerin gecesinde zor dalıyor, sık uyanıyor, gece uzun süre uyanık kalıyor veya güne erken başlıyorsa o zaman gündüz çok yorulduğunu anlayabilirsiniz. Bu durumda kısa süreli de olsa bir gündüz uykusunu geri getirmeniz faydalı olacaktır.

Eğer çocuğunuzun uyku düzeninde farklı bozulmalar olduğunu fark ederseniz 2-4 Yaş Uyku Düzeni başlıklı yazımdaki ipuçlarına göz gezdirebilirsiniz.

Faydalı olması dileğiyle,

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

Bebek Uyku Eğitimi

Uyku Zamanı Ne Giydireceğiz?

Havaların soğumasıyla birlikte her anneyi alır bir telaş, acaba bebeğim üşüyor mu?

Gündüz vakitlerinde bunu devamlı kontrol etmek mümkün. Üşüdüyse bir kat daha giydirmek, terlediyse üstünden bir kat azaltmak gibi.

Peki ya gece? Gece her an kalkıp bebeğimizin üstü açılmış mı diye bakamayız. Bir yorgan/battaniye örtsek zaten daha 1 saat bile geçmeden üstünden attığını görürüz. Bebeğiniz yatakta devamlı dönerken yorgan/battaniye üstünde nasıl kalsın? Üstelik bir de bu örtülerin tehlike oluşturma durumları var.  

Tüm bunları düşündüğümüzde en rahat ve güvenli seçeneğin uyku tulumları olduğunu görürüz. Ama çeşit çeşit model arasından doğru uyku tulumunu nasıl seçeceğiz?

Sizin için bununla ilgili detaylı bir çalışma yaptım. Gelin hangi uyku tulumunu almanız gerektiğine beraber karar verelim.

Öncelikle ilk bakılması gereken şey TOG değeri. Peki nedir bu TOG?

TOG bir kıyafetin kalınlığı, modeli ve üretildiği malzeme göz önünde bulundurulduğunda sizi ne kadar sıcak tutacağını bildiren bir değerdir. Yani kısaca termal direncin ölçüsüdür de diyebiliriz. TOG’un avantajı bulunduğunuz ortam sıcaklığına uygun model, kalınlık ve malzeme seçimi yapabilmenizdir. Genellemek gerekirse aşağıdaki şekilde düşünebilirsiniz.

0.3-0.5 TOG        Bahar aylarında

1.0 TOG                   Havalar serinlemeye başladığında

2.5 TOG                   Kış aylarında serin evlerde

3.5 TOG                   Kışın ev dışında veya serin yerlerde

Doğru Uyku Tulumu için Bilinmesi Gerekenler

1. Oda Sıcaklığı

Alacağınız uyku tulumunda doğru TOG değerini tespit edebilmek için öncelikle odanın sıcaklığını ölçmeniz gerekmektedir. Bunun için sadece bebeğinizi uyuttuğunuz andaki sıcaklığa bakmanız yeterli olmayabilir. Gece boyu birkaç ölçüm yapmanız gerekebilir çünkü bazı evlerdeki ısınma sistemleri sabaha karşı kapanarak odanın soğumasına neden olabiliyor. Eğer bebeğinizi uyuttuğunuz andaki ile sabaha karşı olan sıcaklık farklıysa o zaman en soğuk değeri dikkate almanız gerekmektedir.

2. Malzeme Seçimi

Uyku tulumları farklı malzemelerden yapılmış olabilir. Bunlar arasında pamuk, elyaf, polar gibi seçenekler görebilirsiniz. Bebeğiniz için en sağlıklı olansa her zaman pamuklu olan uyku tulumlarıdır. Oda sıcaklığı 16 derece ve altı olmadığı sürece bebeğinizi uygun TOG değeri belirlenmiş pamuklu bir uyku tulumuyla yatırmanızı tavsiye ederim. Ama 16 derece ve altı oda sıcaklığında polar olanları da tercih edebilirsiniz. Bu durumda ilk geceler 2-3 saat arayla bebeğinizin terleme durumunu kontrol etmeniz sağlıklı olacaktır. Elyaf gibi malzemeler bebeğinizin terlemesine neden olabileceğinden kullanmanızı tavsiye etmem. Unutmayın ki bebeklerimizi sıcak tutmak istiyoruz, terletmek değil. Bunun için hava alan, doğal malzemeleri tercih etmemiz gerekiyor.

3. Model Seçimi

Uyku tulumlarına baktığımızda çeşit çeşit model görürüz. Torba ayaklı uyku tulumları, bacaklı olanları, pijama versiyonları, bir de içinde kundaklamaya uygun cırtcırtlıları. Peki bebeğinize uygun olan hangisi nasıl seçeceksiniz? Bunun için öncelikle bebeğinizin ayını ve karakterini iyi belirlemiş olmanız gerekiyor.

Aşağıdaki tablo size bu konuda fikir verme amaçlı oluşturuldu. Tabloyu daha iyi anlayabilmek için hadi gelin birkaç örnek üzerinden gidelim;

Örneğin bebeğiniz 4 aydan küçükse hala kundaklanmaya ihtiyaç duyuyor demektir. Bunun için kundaklı uyku tulumlarını tercih edebilirsiniz. Ayrıca bebeğinizin ilk 4 ay nelere ihtiyaç duyduğuyla ilgili detaylı bilgiye Bebeklerde Kundak Kullanımı yazımdan ulaşabilirsiniz.

Ancak 3. ayından itibaren ellerini kollarını kundak içinden çıkartmaya çalışıyor veya siz kundakladığınızda rahatsız oluyor ve ağlıyorsa o halde ellerini ve kollarını serbest bırakan alt kısmı torbalı uyku tulumlarını kullanabilirsiniz. Bebeğinizin 3.aydan itibaren uykularını düzenlemeye yardımcı ipuçlarına önceki yazımdan ulaşabilirsiniz.

Bebeğinizin uyanık olduğu zamanlar kendi başına döndüğünü fark ederseniz artık kundaklı uyku tulumundan kollar serbest torba ayaklı uyku tulumuna geçme zamanının geldiğini anlayabilirsiniz. Çünkü uyku esnasında kolları kundaklı şekilde yüz üstü dönerse bu nefes yolunu tıkayarak tehlikeli sonuçların ortaya çıkmasına neden olabilir.

6.aydan itibaren oturma, tutunma, emekleme gibi faaliyetler başlayacağından bebeğiniz torba ayaklı tulumla rahat edememeye başlayabilir. Uyandığında yatağında zaman geçirirken tulum onun hareketlerini kısıtlıyor ve bu da onu sinirlendiriyorsa o halde ayaklı tulumlara geçiş yapabilirsiniz. Ben bebeğiniz rahatsız olmadığı sürece torba ayaklı tulumları kullanmaya devam etmenizi tavsiye ederim. Bebeğinizin 6.aydan itibaren uykularını düzenlemeye yardımcı ipuçlarına önceki yazımdan ulaşabilirsiniz.

12.aydan itibaren tutunma, kalkma, adım atma, yürüme gibi becerilerini keşfeden bebeğiniz ayaklı tulumla daha rahat edebilir. Bu nedenle yürümeye başladıktan sonra kendini daha özgür hissetmesini sağlayacağı ayaklı tuluma veya pijama tuluma geçiş yapabilirsiniz. Ayaklı tulumda bebeğinizin ayakları da tulumun içinde kalacak ve bu da sıcaklığın korunmasını sağlayacaktır. 12.ayda olması gereken uyku düzeni bilgisine ve uykuları yoluna sokmaya dair ipuçlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Pijama tulumlarda ise ayaklar tulumun dışındadır ve modeline bağlı olarak patikli veya patiksiz şekilde tercih edilebilir. Bebeğinizin yattığı odanın sıcaklığına bağlı olarak ayaklarını patikle örtebilir veya tamamen açık bırakabilirsiniz.

Bunların yanında değişen ihtiyaçlarıyla birlikte tulumların içine giydireceğiniz iç giyimlerin modelleri de farklılık gösterecektir. Örneğin tuvalet eğitimiyle birlikte tek parça body’lerden 2 parçalı atlet-külot takımlara geçiş yapmanız gerekecektir. O bilgileri de yine aşağıdaki tabloda bulabilirsiniz.

Yaşa Göre Uyku Tulumu Modelleri

4. TOG Seçimi

Uyku tulumu modelinize karar verdikten sonra sıra uyku tulumunun doğru TOG seviyesini belirlemeye ve içine giydirmeniz gereken kıyafetlere geliyor. Burada 2 farklı seçim üzerinden gitmek lazım. Birincisi torba ayaklı uyku tulumları, ikincisi ise ayaklı (uzun kollu ve bacaklı) uyku tulumları veya pijama tulumlar.

  • Torba Ayaklı Uyku Tulumları için

Eğer bebeğiniz için torba ayaklı uyku tulumu almaya karar verdiyseniz o halde oda sıcaklığına uygun TOG seviyesini ve iç giyimini belirlemelisiniz. Bunun için aşağıdaki tablodan faydalanabilirsiniz.

Örneğin oda sıcaklığı 22 derece ise ve siz 1.0 TOG seviyesinde bir uyku tulumu tercih edecekseniz o halde içine ince bir uzun kollu+bacaklı body giydirebilirsiniz. Ama 2.5 TOG uyku tulumu seçecekseniz o halde içine ince bir yarım kollu body giydirmeniz yeterli olacaktır.

18 derece oda sıcaklığında 2.5 TOG uyku tulumu giydirecekseniz o halde içine kalın bir takım giydirmeniz gerecektir.

Torba Ayaklı Uyku Tulumları ve Uygun İç Giyim
  • Ayaklı (Uzun Kollu ve Bacaklı) Uyku Tulumları veya Pijama Tulumlar için

Eğer bebeğiniz için ayaklı uyku tulumu veya pijama tulum almaya karar verdiyseniz o halde iç giyim konusunda aşağıdaki tablodan yardım alabilirsiniz. Aşağıdaki tabloda uzun kollu ve bacaklı uyku tulumlarından tercih ettiğinizde içine ne giydirmeniz gerektiğine dair bir iç giyim bilgisine ulaşabilirsiniz.

Örneğin 20 derece oda sıcaklığında 1.0 TOG seviyesinde bir uyku tulumu aldıysanız o halde tulumun içine atlet body + kalın pamuklu bir iç giyim tercih etmelisiniz. Bunun yanında eğer aynı oda sıcaklığı için 2.5 TOG uyku tulumu aldıysanız iç giyim olarak ince bir takım giydirmeniz yeterli olacaktır. İç giyimleri bebeğinizin terleme/üşüme durumlarına bakarak takım olarak veya sadece üst olarak da tercih edebilirsiniz.

Ayaklı Uyku Tulumları ve Pijama Tulumlar için Uygun İç Giyim

Uyku tulumu bebeğinizi sıcak tutmak adına yorgan/battaniye yerine kullanmanız için tasarlanmıştır. Bu nedenle tulumu giydirdikten sonra bebeğinizin üstünü ek olarak bir örtüyle örtmenize gerek yoktur. Aksi takdirde vücut ısısı çok yükselecek ve terleyecektir.

Tüm bunlara ek olarak uyku tulumunu uykuya hazırlık rutininizin bir parçası olarak bebeğinizin odasında, sakin ve loş ortamda giydirirseniz bebeğinizi uykuya daha kolay hazırlayabilirsiniz. Böylece tulum onun için uyku zamanı ile bağdaşacak ve kendini uykuya daha kolay geçirebilecektir.

Faydalı olması dileğiyle,

Sevgiler

Cansu Özel

Genel

Bebeklerde Görülen Gaz ve Kabızlık Problemlerine Öneriler

Bebeklerde yenidoğan döneminden başlayarak mide-gaz-bağırsak problemleri yaşanabiliyor. Sağlıklı sindirim ve boşaltım sistemine sahip bebeklerde genellikle günde en az 1 defa kaka çıkışının olduğu gözlemlenmiştir. Ama eğer bebeğiniz gün içinde kaka yap(a)mıyorsa bunun birçok nedeni olabilir.

NEDENLER

  • Anne Sütünden Geçen Gaz

Bebeğinizin ilk gıdası anne sütüdür. 6.aya kadar eğer mama desteği almıyorsa bütün besin ihtiyacını sizin sütünüzden karşılayacaktır. Bu süreçte yediğiniz besinlerden sütünüze gaz geçebileceğinden sizin de yediklerinize özen göstermeniz gerekmektedir. Bu nedenle bebeğinizi sindirimini ve boşaltımını zorlayacak çiğ meyve/sebze, lahana, brokoli, karnabahar gibi gaz yapıcı sebzeler, süt ve süt ürünleri… gibi besinleri diyetinizden bir süreliğine çıkartmanız faydalı olacaktır. Ayrıca yemeklerinize kimyon, rezene gibi gaz giderici baharatlardan ekleyerek hem kendinizin hem de bebeğinizin sindirim ve boşaltım sistemini olumlu destekleyebilirsiniz. Bunun yanında eczanelerde satılan doğal içeriğe sahip anne-bebek çaylarını da doktorunuza danışarak diyetinize ekleyebilirsiniz.

  • Hazır Mama İçeriği

Eğer bebeğiniz anne sütü haricinde ek olarak veya sadece mama alıyorsa verdiğiniz mamanın içeriği bebeğinizin sindirim ve boşaltım sistemini olumsuz etkiliyor olabilir. Bu durumda kullandığınız mamanın markasını değiştirme veya su miktarını arttırarak (sulandırarak) kullanma gibi çözüm yollarına başvurabilirsiniz. Bu durumda mutlaka doktorunuza da danışarak tavsiyelerini almanız faydalı olacaktır.

  • Susuzluk

Özellikle mama desteği alan bebeklerde susuzluk çok sık görülebilir. Bu durumda hazırladığınız mama içeriğine biraz daha su ekleyerek ilerleyebilirsiniz. Ama anne sütü alan bebekler de nadir de olsa susuzluk yaşayabilirler. Burada sizin tükettiğiniz sıvı miktarını arttırmanız sütünüzün yapısını sulandıracağından bebeğinizin sindirim sistemi için gerekli tüm sıvı ve vitaminleri ona sağlayacaktır.

  • Katı Gıdalar

6.aydan itibaren başladığınız ek gıdaların içeriği de bebeğinizin mide-bağırsak hareketlerini olumsuz etkileyebilir. Burada doktorunuzun da tavsiyesiyle bebeğinize ayına uygun gıdalar deneterek ilerlemeniz (3 gün kuralına sadık kalarak) ve her gıdadan sonra bebeğinizin mide-bağırsak hareketlerini gözlemlemeniz faydalı olacaktır.

  • Süt/Protein Alerjileri

Anne sütü alan bebeklerde annenin tükettiği gıdalar doğrudan anne sütü yardımıyla bebeğe geçer. Bazı bebeklerde annenin tükettiği protein (yumurta, et, balık, mercimek…) veya süt ve süt ürünlerine karşı alerji olabilir. Bu konuda kesin sonucu öğrenebilmek için doktorunuza danışmanızı tavsiye ederim.

  • Beslenme Pozisyonu

Bebeklerin beslenme pozisyonları da gaz sıkıntısını tetikleyebiliyor. Eğer bebeğinizi yatay pozisyonda besliyorsanız emme aşamasında daha fazla gaz yutacak ve yuttuğu gazları çıkarmakta güçlük çekecektir. Bu durumu çözmenin yolu bebeğinizi açılı şekilde hafif oturur pozisyonda beslemeniz olacaktır. Böylece midesinde sütler aşağı giderken gazlar üstte kalarak daha kolay çıkabilecektir.   

ÇÖZÜMLER

  • Ilık Duş

Küvet içine dolduracağınız sıcağa yakın bir ılık suda bebeğinizi bir süre tutmanız bağırsak kaslarının rahatlamasına neden olacak ve kaka sürecini kolaylaştıracaktır. 

  • Masaj

Özellikle ılık duş sonrası bebeğinize uygulayacağınız rahatlatıcı masaj hareketleri kaslarının gevşemesine yardım edecektir. Bunun için rahatlatıcı ve gaz giderici doğal bebek yağlarından/kremlerinden faydalanabilirsiniz. Yapılan araştırmalar günde 2 defa masaj yapılan bebeklerin 14 günün sonunda mide-bağırsak hareketlerinin daha düzenli çalıştığını kanıtlıyor.

Masajı karın ve bağırsak bölgesine saat yönünde uygulayabilirsiniz.

Karın bölgesine ek olarak ayak altına uygulayacağınız masaj da bebeğinizin bağırsaklarını uyararak harekete geçirecektir. Ayak altına uygulama yaparken bebeğinizin ayağının iç ayasına saat yönünde baskı yaparak uygulamada bulunabilirsiniz. Bu süreçte doğal yağlardan faydalanmanız işinizi kolaylaştıracaktır.

  • Hafif Egzersizlerden Faydalanmak

Biz yetişkinler gün içerisinde devamlı hareket ettiğimiz için boşaltım sistemindeki kaslarımız uyarılır. Ancak 1 yaşından önce bebeklerde bu pek mümkün değildir. Bu nedenle bebeğinizin bağırsaklarını harekete geçirmek için pratik egzersizlerden faydalanabilirsiniz. Bunların en bilinir ve işe yarayanı bisiklet çevirme hareketidir. Bebeğinizi günde 3 defa yere sırt üstü yatırın ve bacaklarını sağ ve sol olarak sırasıyla karnına doğru bastırıp rahat bırakın. Biz yetişkinlerin yaptığı yerde bisiklet çevirme hareketi gibi düşünebilirsiniz. Bu hareketi her bir bacak için en az 10 defa yapabilirsiniz. Dikkat edilmesi gereken nokta bebeğinizin midesini rahatsız etmemesi ve kusmayı tetiklememesi için egzersizi beslenmeden hemen sonra yapmamanız.

  • Beslenme Pozisyonunu Değiştirmek

Bazen bebeğinizin midesinde biriken gazın çıkabilmesi için bebeğinizin hareket etmesi gerekir. Ancak 6.aydan itibaren çok hareket edemeyen bebekler için bu yardımı sizin yapmanız gerekecektir. Eğer bebeğinizi besledikten bir süre sonra yatırdığınızda kıvranmalar ve ağlamalar gözlemliyorsanız o zaman mutlaka bir kucağınıza alın ve bir süre dik pozisyonda tuttuktan sonra tekrar yatırın. Bir süre sonra gazını kolayca çıkardığını göreceksiniz. Tabi bu süreçte mümkün olduğunca beslendikten hemen sonra yatırmamaya özen gösterin. Bebeğinizi kucağınızda beslerken pozisyonunun çok yatay olmamasına dikkat etmelisiniz. Onu hafif dik pozisyonda beslemeniz daha sağlıklıdır. Anne sütü için uykulardan en az 30 dk, mama için de en az 45 dk sindirim zamanı ayırmak bebeğinizin uyku sürecini rahat geçirmesine katkı sağlayacaktır.

Faydalı olması dileğiyle,

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

Bebek Uyku Sorunu

Bebeğim Neden Uyumuyor?

Bebeğim neden uyumuyor sorusu birçok annenin yanıt aradığı bir sorudur. Çözümüyse aslında düşünüldüğü kadar zor değil. Bu konuda öncelikle yapmanız gereken bebeğinizin uykusuyla ilgili izlediğiniz adımları gözden geçirmeniz. Nasıl oluyor da bazı bebekler sürekli uyanırken bazı bebekler sabaha kadar kesintisiz uyuyabiliyor daha önceki yazımda detaylıca anlatmıştım. Okumak isterseniz yazının detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

Bebeğinizin uykularıyla ilgili mevcut durumunuzu değiştirip yeni bir düzen kurmak istiyorsanız öncelikle nereden başlamanız gerektiğini bulmalısınız. Aşağıdaki en sık karşılaşılan durumları değerlendirip bunlardan birini veya birkaçını yapıp yapmadığınızı kendinize sorarak başlayabilirsiniz.

Bebeğiniz Kontrolü Ele Almış Olabilir

Bebeğiniz doğduğu ilk günden itibaren her konuda sizin yönlendirmelerinize ihtiyaç duyar. Dünyaya geldikten sonra tek beklentisi acıkma, uyuma, temiz tutulma gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasıdır. Ama bu konuda onun talep etmesini beklemeden sizin bir düzen oluşturmanız ilerleyen günler için hem bebeğinize hem de size birçok fayda sağlayacaktır. Eğer sadece bebeğinizin işaretlerini izleyerek ilerlerseniz o zaman bebeğinize güven duyacağı tahmin edilebilir bir dünya yaratmakta zorluk yaşayabilir ve kendinizi aşağıdaki gibi bir durum içinde bulabilirsiniz.

“Bebeğim 5 aylık ve doğduğu günden beri bir düzeni yok. Devamlı bir düzen oluşturmaya çalışıyorum ama olmuyor çünkü bir günü bir gününü tutmuyor. En çok zorlandığım şeyse yanlış beslenme düzenini ve kötü giden gündüz uykularını değiştirmeye çalışmak. Lütfen bana yardım edin.”

Burada aslında düzeni olmayan kişi bebek değil anne. Çünkü tamamen bebeğine teslim olmuş durumda. Henüz 5 aylık bir bebek yanlış beslenmeyi veya kötü uyku alışkanlığını nereden bilebilir ki? O sadece sizin yönlendirmeleriniz doğrultusunda öğrendiklerini uyguluyor. Eğer bunu değiştirmek istiyorsanız sorumluluğu alıp, doğru uyku saatleri ve doğru beslenme alışkanlıkları için bebeğinize sizin yol göstermeniz gerekiyor. Daha önceki bir yazımda bebeğinizin uykularını düzenlemek için uygulayabileceğiniz birçok faydalı adımdan bahsetmiştim. Okumak isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.

Anı Kurtarmaya Odaklanıyorsunuzdur

Her anne-baba bebeğini doğru yetiştirmek için belli kurallar uygular. Ama maalesef birçoğu başı sıkıştığında bebeklerinin ağlamasını durdurmak, onu sakinleştirmek veya “anı kurtarmak” için bu kuralların dışına çıkarak herhangi bir şeye yönelir. Genellikle de o “anı kurtarıcı” çözüm ilerde mutlaka kurtulmak istedikleri bir kötü alışkanlığa dönüşür. İşte size bir örnek;

3 aylık bebeği olan bir anne uyku sinyallerini kaçırdığı için bebeğini doğru zamanda beşiğine koyamıyor ve minik bedeni fazlasıyla yorulan bebeği de uykuya bir türlü dalamıyor. Bunun sonucunda annesi onu kucağına alıp pışpışlıyor, sallıyor, evin içinde turlar atıyor. Ve bilin bakalım ne oluyor? İşe yarıyor ve uykuya dalıyor. Çünkü bir bebek için annesinin sıcacık kucağında uykuya dalmaktan daha keyifli ne olabilir ki? Ertesi gün yine aynı şey oluyor. Beşiğine konulunca huysuzlaşan bebeği yine annesi kucağına alıyor ve aynı şeyleri yapıyor. Belki kendi de keyif alıyor ve mutlu oluyor. Ama inanın bu annenin birkaç ay sonra “Bebeğim neden yatağında uyumuyor? Bir tek ben sallarsam uykuya dalıyor ve gece de defalarca uyanıp benden aynı şeyi istiyor” diyerek yardım isteyeceğine emin olabilirsiniz.

Bu durum aslında birçoğumuz için çok tanıdık. Kimi bebek memede, kimi sallanarak kimi de gezerek uykuya dalabiliyor ama inanın bu onun suçu değil. Çünkü farkında olmadan ona uykuya ancak böyle dalınabileceğini öğrettiniz. Bu durumu değiştirmek için bebeğinize uykuya rahat dalabileceği doğru koşulları sağlamalı ve ona yeni becerisini denemesi için fırsat vermelisiniz. Doğru uyku koşullarını nasıl sağlayabileceğinize dair yazdığım detaylara buradan ulaşabilirsiniz.

Bebeğinizin Sinyallerini Kaçırıyorsunuzdur

Bebekler sürekli bir büyüme ve gelişme içerisindedirler. Bu da beraberinde devamlı bir değişim durumunu getirir. Yani bugün kurduğunuz ve çok güzel işleyen programınız 1 ay sonra aynı şekilde işlemeyebilir. Çünkü bebeğinizin ihtiyaçları değişmiştir ve sizin bebeğinizin ihtiyaçlarına yönelik yeni bir düzen oluşturmanız gerekmektedir.

“Bebeğimin eskiden çok düzenli bir programı vardı ama 2 haftadır geceleri çok sık uyanmaya başladı ne yapabilirim?”

Bu şekilde sorular çok alıyorum ve bu durumda anne-babalara bebeklerinin ihtiyaçlarını yeniden gözden geçirmelerini öneriyorum. Belki de bebeğinizin günlük uyku ihtiyacı değişti ve artık gündüz uyku sayısında bir azaltma yoluna gitmelisiniz. Veya henüz ek gıdaya başlamadıysanız bebeğiniz gün içinde yeterli kaloriyi alamadığı için acıkıyor olabilir. Veya bebeğiniz gün içinde yeni aktivitelerde bulunuyor ve buna bağlı aşırı yorgun hale geliyor olabilir. Tüm bunlar düşünülmesi ve sorgulanması gereken konulardan sadece birkaçı.

Sonuç Almak için Acele Ediyorsunuzdur

Bebeğinize yeni bir şey öğretirken bunun zaman alacağını önceden kabul etmeniz gerekir. Yeni bir şey denediğinizde bunun hemen sonuç vereceğini düşünmek çok gerçekçi bir yaklaşım değildir. Çünkü bebekler her şeyi tekrarla öğrenirler ve bu tekrarların da kendi içinde tutarlı olmasına ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle baştan bir plan yapmanız ve buna bağlı kalmanız çok önemli. Bir süre deneyip eski alışkanlığına dönmeniz veya farklı farklı şeyler denemeniz sadece bebeğinizin kafasını karıştırır. Bu sürecin ancak sabırla ilerlendiğinde sonuç alınabilecek bir süreç olduğunu unutmamalısınız.

“Ben de aynen sizin anlattığınız şekilde denemiştim ama sonuç alamadım.”

Cümlesini duyduğumda genellikle anne-babalara ne kadar süre denediklerini soruyorum. Çünkü en doğru şeyi bile yapsanız bebeğiniz alışık olmadığı için başlarda mutlaka karşı çıkacaktır. Önemli olan sabırla doğru adımları atarak bebeğinize yeni alışkanlığını benimsemesi için fırsat vermeniz. Bu konuda en az sabır kadar önemli başka adımlar da var atmanız gereken. Bunların neler olduğuyla ilgili bir önceki yazıma buradan ulaşabilirsiniz.

Eğer tek başınıza bu sabrı gösterebileceğinize inanmıyorsanız o zaman size destek olabileceğine inandığınız birisinden (eşiniz, anneniz, yakın bir arkadaşınız) yardım alarak bu süreci birlikte yönetebilirsiniz. Bu noktada önemli olan sizinle beraber bu işin bir parçası olacak insanların da aynı şekilde ilerliyor ve tutarlı davranıyor olmasıdır.

Size Uymayan Bir Şey Deniyorsunuzdur

Son olarak da farklı yöntemlere değinmek istiyorum. Uyku konusunda dünya çapında kabul görmüş birkaç yöntem var. Hepsi de şimdiye kadar birçok bebekte uygulanmış ve sonuç alınmış yöntemler. Genellikle anne-babalar “en iyi ve en kısa zamanda sonuç verecek olan” hangisiyse o yöntemin peşindedirler. Ama bir ailede sonuç alınan yöntem diğer ailede işe yaramayabilir. Çünkü uygulama yapılan koşullar farklıdır.

Her bebeğin ve ailenin kendine özgü bir yapısı ve karakteri olduğuna inanıyorum. Bu nedenle hangi yöntemin size uygun olduğuna da sizin karar vermeniz gerekiyor. Çünkü inanın dünyanın en kesin çözümlü yöntemi de olsa eğer size uymuyorsa o zaman sonuç da almanız mümkün olmaz. Başlarda kararlılıkla yola çıksanız bile bir süre sonra devam ettiremeyeceğiniz için işe yaramayacaktır. Genellikle bir süre denendikten sonra vazgeçilmesinin nedeni de budur. Böyle bir durum yaşadıysanız o zaman araya biraz zaman koyduktan sonra size daha çok uyduğuna inandığınız başka bir yöntemle bebeğinizin uykularını düzene sokabilirsiniz.

Özetlemek gerekirse bebeğinizin uyku veya herhangi başka bir problemini çözmek istiyorsanız öncelikle onu iyi gözlemlemeli ve verdiği sinyalleri doğru değerlendirmelisiniz. Yaşına Uygun Düzeni kurarak sağlam adımlarla ilerlemeli ve ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik davranmalısınız. Bu sürecin zaman gerektiren ve sabırla ilerlenmesi gereken bir süreç olduğunu unutmamalısınız. Sonrasında zaten tutarlı ve kararlı bir şekilde bebeğinize yaklaşarak ona yeni becerisini öğrenmesi için fırsat verdiğinizde mutlu sona ulaşmamanız için hiçbir neden yoktur.

Sevgiler

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

 

Bebeklerde Uykunun Yapısı

Bebekler Ne Zaman Rüya Görür?

Bebeklerin ne zaman rüya gördüğüne dair yapılan birçok araştırma vardır. Henüz hiçbiri kesin bir cevap vermese de araştırma sonuçları çok ilginç bilgiler edinmemizi sağlamaktadır. Rüya aşamasını anlayabilmek için öncelikle uykunun yapısına bakmak gerekir.

Bebeklerde Uykunun Yapısı

Uyku bebeklerin gelişimi için çok önemlidir. Daha önce yazdığım Bebeklerde Uykunun Önemi başlıklı yazımda da değindiğim gibi sadece fiziksel dinlenmeyi değil, aynı zamanda zihinsel ilerlemeyi de sağlar. Düzenli uykuların bebeğin gelişimini nasıl etkilediğine daha detaylı bakmak isterseniz önceki yazıma göz atabilirsiniz.

Uykunun aşamalarına baktığımızda 2 aşamadan oluştuğunu görürüz. Bunlar REM ve REM-dışı uyku aşamalarıdır. REM aşaması kalbin daha hızlı attığı, solunumun hızlandığı, beynin ve fizyolojik sistemlerin aktif olduğu aşamadır. Bu aşamada uyku hafiftir bu nedenle uyanma daha kolay olur. Rüyalar da çoğunlukla REM aşamasında görülür.

Bebeklerin Rüya Görmesi

Bebeklerin rüya görüp görmediği veya görüyorlarsa ne zaman görmeye başladıklarını ise tam olarak bilemiyoruz. Yapılan araştırmalar bebeklerin henüz anne karnındayken bile rüya görebileceklerini gösteriyor. Bunun nedeni ise rüya görülen REM aşamasının anne karnındaki bebeklerde çok uzun olmasıdır.

Anne karnından başlayarak yenidoğan döneminde de bu durum devam eder. Uzun REM aşaması sırasında rüya gören bebeklerde istemsiz el-kol hareketleri veya yüz mimikleri oluşabilir. Bu aşama sırasında yaşanan ani bir ses de uykularından kolayca uyanmalarına neden olur.

Bebeklerin Uykusu Rüyalardan Etkilenir mi?

Bebeklerde rüya görme aşaması henüz anne karnında başlasa da etrafta yaşananlardan çok etkilenmedikleri için bu durum uykularını etkileyici bir neden olmaz. Ancak 2 yaş ve sonrası dönemde çevrelerinde olup biten olaylardan daha ciddi şekilde etkilendikleri ve konuşup gördüklerini anlatabildikleri için çoğunlukla rüyalar uykuyu etkileyen bir neden halini almaya başlar.

Önemli olan bunun gerçekten rüya kaynaklı mı yaşandığı yoksa bebeğinizin rüyayı sadece sizin yanınıza gelmek veya sizi odasına çekmek için bir bahane olarak mı kullandığını iyi tespit etmektir 🙂

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebeklerin Kolay Uykuya Dalması

Bebeklerde Kundak Kullanımı

Bebeklerde kundak kullanımı bizim hiç de yabancı olmadığımız bir destek aslında. Anneannelerimizin dönemini düşünecek olursak tüm bebeklerin baştan ayağa sıkıca kundaklandıklarını hatırlayabiliriz. Yıllar boyu hep bebeği rahatlatan ve uykularına yardım eden bir destek olarak kullanılmış. Ancak kundak çok eski ve çok faydalı bir yöntem olmakla birlikte doğru uygulanmazsa bebek için tehlikeli de olabiliyor.

Bu nedenle kundak nasıl yapılır? Faydaları nelerdir? Yanlış yapılması ne gibi tehlikeler yaratır? Ne zamana kadar uygulanmalıdır? gibi sıkça karşılaştığım soruları bu yazımda toplamak istedim.

Kundak neden yapılır?

Bebekler dünyaya geldikten sonra ilk 3-4 ay kendilerini hala anne karnında zannederler. Hatta hamilelik süresince adlandırılan 1.trimester (ilk 3 ay), 2.trimester (ikinci 3 ay) ve 3.trimester (üçüncü 3 ay) dönemlerine ek olarak doğum sonrasında geçirilen ilk 3 aya da bu nedenle 4.trimester denilmektedir.  Anne karnında 9 ay boyunca hareketleri kısıtlı, sıkışık, sıcak ve rahat bir ortamda güven içinde büyüyen bebeğiniz, dünyaya geldikten sonra da yine aynı sıkışıklık hissini ve sıcaklığı arar. Özellikle uyku zamanları onu en çok rahatlatan şey anne karnı hissi veren durumlardır.

İşte kundak, bebeğinizin ihtiyaç duyduğu bu sıkışıklık hissini ona vererek, sıcak bir ortam oluşturur. Bu da anne karnı hissini duyan bebeğinizin çok daha kolay uykuya dalmasını sağlar.

Bu dönemin diğer rahatlatan ve uykulara yardımcı olan ipuçlarına 0-6 Hafta Uyku Düzeni ve 6 Hafta-3 Ay Uyku Düzeni başlıklı yazılardan bakabilirsiniz.

Bu sıkışıklık hissini bulamayan bebeklerde uykuya dalarken zorlanma, ağlama veya uykuya dalsalar bile uykunun ortasında sıçrayarak uyanma gibi durumlar gözlenir. Yenidoğan bebeğinizi uykusunda izlerseniz siz de bu sıçrama hareketlerini çok net bir şekilde görebilirsiniz.

Ayrıca ilk zamanlar bebeğiniz ellerini ve kollarını istemsiz hareket ettirir. Bu da uyuduğu esnada farkında olmadan yaptığı el-kol hareketleriyle uykusunu bölmesine neden olur. Hatta çarpan elin kendisine ait olmadığını düşündüğünden uyandığı anda gayet de şaşkındır 😊 Bu istemsiz hareketler 3-4.ay sonuna kadar devam eder. O nedenle bu aylardan önce uyku zamanı bebeğinizi kundaklamanız hem uykuya geçişini kolaylaştıracak hem de daha uzun uyumasını sağlayacaktır.

Doğru kundak nasıl yapılmalıdır?

Yazının başında da bahsettiğim gibi aslında kundak bizim için yıllardır süre gelen gelenekselleşmiş bir yöntem. Ancak anneannelerimizin döneminde uygulanan bebeği baştan ayağa sıkıca sarma durumunun bebeklerin fiziksel gelişimi için sağlıklı olmadığı artık kesin olarak kanıtlandı. Doğru olan bebeğinizi yarım kundak şeklinde sarmanız.

Bunun için ilk olarak bebeğinizin uyuduğu ortam sıcaklığına uygun bir tülbent, müslin veya kundak örtüsü/kıyafeti seçmelisiniz. Bebeğinizin vücut sıcaklığının aşırı yükselmesine neden olabilecek battaniye, polar veya kalın örtülerden kaçınmalısınız.

Diğer önemli nokta ise bebeğinizin bacaklarını kesinlikle sıkıca sarmamanız ve rahatça hareket ettirebildiğinden emin olmanızdır. Bacakların sıkıca sarılması kalça çıkığı riskini arttırmaktadır.

Bunların yanında sardığınız örtünün üst kısmının fazla gevşek olmadığına ve bebeğinizin yüzünü kapatıp nefes yolunu engellemediğine de dikkat etmelisiniz.

Ama tabi gevşek olmasın derken bebeğinizi çok da sıkmamalısınız. Bunun için doğru ölçü olarak kundağı bağladıktan sonra sizin elinizin girebileceği şekilde bir rahatlık seviyesini dikkate alabilirsiniz.

Son olarak bebeğinizi sadece uyku zamanlarında kundaklamanız ve uyanık kaldığı zamanlarda el-kol-bacak hareketlerini rahatça yapabilmesi için onu serbest bırakmanız da çok önemlidir.

Eğer hali hazırda kundaklı bir tulumunuz varsa uyku zamanı bebeğinize onu giydirip kollarını içine alacak şekilde bağlayarak rahatça kullanabilirsiniz. Ama illa da kundaklı tulumunuzun olması şart değil. Evinizdeki çok kalın olmayan bir örtüyle de yarım kundağı çok kolayca yapabilirsiniz. İşte fotoğraflarla adım adım kundak yapımı;

Kundak ve Uyku
Şekil 1 : Kundak Nasıl Yapılır?

  1. Bebeğinizi sarmak için seçtiğiniz örtünün üst kısmını içe doğru katlayarak düz hale getirin. Bebeğinizin boynu örtünün üst kısmına denk gelecek ve başı açıkta kalacak şekilde örtünün üstüne yerleştirin.
  2. Bir kolunu vücuduna yapıştırıp diğer tarafa doğru örtüyle sarın.
  3. Örtünün ucunu açıkta kalan kolunun altından geçirip sırt kısmına denk gelecek şekilde sıkıştırın.
  4. Ayak ucu kısmı eğer uzunsa sarmış olduğunuz parçanın üzerinden yine sırt kısmına sıkıştırabilir, uzun değilse katlayarak karın kısmını geçmeyecek şekilde üstüne doğru örtebilirsiniz.
  5. Son olarak açık kalan diğer kolunu da sarıp yine bebeğinizin sırtına sıkıştırarak yarım kundağı tamamlayabilirsiniz.
  6. Bebeğiniz yarım kundağının içinde rahat ve güvende

Kundak ne zamana kadar kullanılabilir?

Bebeğinizin el-kol-bacak hareketleri istemli bir hale gelip de kendi kendini döndürmeye başladıktan sonra kundağı bırakmalısınız. Bu da ortalama 3-4.aylara denk gelecektir. Bu aylardan sonra artık kendi kendine dönme çabaları içerisindeki bebeğinizin kundaklı olması tehlike yaratabilir. Henüz başını ve boynunu istediği gibi rahatça döndüremeyen bebeğiniz siz fark etmeden yüz üstü dönerse, el ve kolları kundağın içinde olduğundan nefes yolunun kapanmasına neden olacak tehlikeli bir durumda kalabilir. Bu nedenle kundakladığınız bebeğinizi kesinlikle sırtüstü yatırmalı, hareketlenip kendi başına dönmeye başladıktan sonra da kundağı bırakmalısınız.

Kundağı bırakmak için doğru zaman olup olmadığını bebeğinizin bir kolunu dışarda bırakarak anlayabilirsiniz. Eğer bu şekilde rahatça uyuyor ve sık uyanmıyorsa o zaman kundak desteğini bırakmak için doğru zaman gelmiş demektir.

Sonuç olarak kalça ve bacak bölgesini sıkmadan, kollarını sıkıştırarak yaptığınız yarım kundak, bebeğinize anne karnı hissi vereceğinden rahatlamasına ve daha kolay uykuya geçerek daha uzun uyumasına yardım edecektir.  Rahatça uykuya dalan ve gün içerisinde huzurlu olan bebeklerde kundağa çok ihtiyaç duyulmasa da kolik veya aşırı gazlı bebeklerin rahatlatılmasında da sıkça başvurulan bir yöntemdir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da durumu her bebek için ayrı kabul edip bebeğinizin kundağı sevip sevmediğini bir süre deneyerek gözlemlemenizi tavsiye ederim.

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

Bebek Uyku Sorunu

Gündüz Uykularının Kısa Olmasının Nedenleri

Gündüz uykularının kısa olmasının birçok nedeni vardır. Eğer bebeğiniz kısa gündüz uykuları uyuyorsa bunun neden kaynaklandığını bulup düzeltmeniz çok önemlidir. Çünkü gündüz uykuları sağlıklı bir uyku düzeninin olmazsa olmaz parçalarıdır.

Sağlıklı uyku alışkanlıkları aslında hepimiz için büyük önem taşır. Uykularını alamamak, kesintili uykular uyumak ya da yanlış saatlerde uyumak biz yetişkinlerin hayatını bile olumsuz yönde etkilerken, bir de gelişiminde uykunun beslenme kadar önem taşıdığı bebekleri düşünün. Onlar için iyi bir uyku sadece fiziksel dinlenmeyi değil, aynı zamanda zihinsel gelişmeyi de sağlayacağından çok daha önemlidir. Uykusunu almış bir bebek gün içinde daha neşeli olur, iştahı açık ve beslenme düzeni de yerindedir. Ayrıca uyanık olduğu zamanları daha verimli şekilde geçirebilir.

Bebeğinize doğru uyku alışkanlıkları kazandırmak istiyorsanız sadece gece uykularının değil, gündüz uykularının da yeterli uzunlukta ve kalitede olduğuna dikkat etmelisiniz. Uyku 24 saatlik bir döngüdür ve gündüz uykularını alamayan bir bebeğin gece uykuları da etkilenir ve bu da tekrar gündüz uykularının etkilenmesine ve bir kısır döngü oluşmasına neden olur. Gündüz uykusunu alamamış bir bebek çok yorulur, gece uykusuna geçmekte zorlanır, gece boyu sık uyanır ve sabah erken saatlerde güne başlar.

Çoğu zaman anneler “benim bebeğim gündüz uykularını sevmiyor” ya da “bebeğim kısa/eksik gündüz uykularıyla yetinebiliyor” gibi cümleler kurabiliyor. O zaman onlardan koca bir günün bir bebek için ne kadar yorucu olabileceğini hayal etmelerini istiyorum. Durmadan büyüyen, gelişen ve yeni şeyler deneyimleyen bir varlığın en az iyi bir beslenme kadar iyi bir uykuya da ihtiyacı vardır.

Gelin konuya bir de annelerin tarafından bakalım. Böyle bir bebeğe sahip bir anne için de gün çok uzun ve yıpratıcıdır. Bebeği uyumadığı için kendine zaman ayıramaz, ihtiyaçlarını gideremez ve bir süre sonra dinlenemediği için kendini yorgun ve yetersiz hissetmeye başlar. Sonuç olarak kısa gündüz uykuları ihmal edilirse birçok sorunu da beraberinde getirir.

Bu yazımda bebeklerin gündüz uykularının kısa olmasının nedenlerini 7 başlıkta topladım. Tabi ki her bebek birbirinden farklı olduğu için yazının tümü sizin durumunuzu kapsamayabilir, ancak örnek oluşturması açısından her maddeyi kendi durumunuza göre değerlendirip dikkate almanızı tavsiye ederim.

  1. Yanlış uyku ilişkilendirmesine sahip olmak

Bu en sık karşılaştığım uyku problemlerinin başında geliyor ve genellikle sadece gündüz uykularını değil gece uykularını da etkiliyor. Peki yanlış uyku ilişkilendirmesi nedir? Bebeğiniz uykuya dalmak için bir şekilde sizin desteğinize (emme, sallama, gezdirme, ninni söyleme…gibi) ihtiyaç duyuyorsa bu bir yanlış uyku ilişkilendirmesidir. Peki bunun ne zararı var? Bebeklerin uykuları 45-50 dk’lık döngülerden oluşur ve her döngü geçişinde ilk uykuya daldıkları koşulları ararlar, bulamazlarsa da ağlayarak uyanırlar. Yani ilk uykuya geçiş aşamasında bir şekilde bebeğinizi destekle uyutarak yatağa koysanız bile 45-50 dk sonra aynı koşulları bulamadığı için ağlayarak uyanacaktır. Bu sorunu nasıl ortadan kaldırabileceğinize dair bilgileri “Bebeklerde Uykunun Önemi” başlıklı yazımda paylaşmıştım. Yazıya göz atarak faydalanabilirsiniz.

  1. Uyku öncesi rutin uygulamamak

Uyku öncesi rutinlerin bebeği uykuya hazırlamak için ne kadar önemli olduğunu her fırsatta dile getiriyorum. Bebeğiniz oyun oynarken uyku saati geldi diye veya uyku sinyalleri gösterdi diye bir anda onu alıp yatağa koyarsanız uykuya geçmek için fazlaca zorlanacaktır. Çünkü oyun durumundayken bedeni ve beyni fazlaca aktif durumdadır ve onları uyku seviyesine çekebilmek için sakin geçirilecek bir hazırlık sürecine ihtiyaç duyar. Ayrıca bebeklerde saat kavramı olmadığından uyku saati geldi mesajını onlara verebileceğiniz en güzel şekil belirlediğiniz uyku öncesi rutinleri sakince ve hep aynı sırayla uygulamanızdır. Burada önemli olan sizin için kolay uygulanabilir ve bebeğinizi rahatlatıp uykuya hazırladığından emin olduğunuz aktiviteler seçmenizdir. Örneğin; oyuncaklarına iyi geceler demek, perdeleri kapatmak, altını değiştirmek, pijamalarını giydirmek, ninni söylemek, masal anlatmak, kitap okumak… gibi.

  1. Rutinleri sadece akşam uykusundan önce uygulamak

Yukarıda bahsettiğim gibi uyku öncesi rutinler bebekleri uykuya hazırlama aşamasında çok büyük bir rol oynuyorlar. Bunu artık çoğu aile biliyor ve uyguluyor. Ancak görüyorum ki genelde anne-babalar bu rutinleri sadece gece uykusundan önce uygulama eğilimindeler. Halbuki gece uykuları kadar gündüz uykuları için de rutinler büyük önem taşıyor. Unutmayın ki bebeğiniz için uyku her zaman uykudur. Onun için gündüz uykusu veya gece uykusu diye bir ayrım yoktur. Bu nedenle her uykusundan önce aynı rutinleri aynı şekilde yapmak, bebeğinize uyku saati geldi mesajını vermek ve uykuya geçişini kolaylaştırmak açısından çok önemlidir. Bu duruma istisna olarak bir tek banyo rutinini gündüz uykularında değil sadece gece uykularında uygulayabilirsiniz. Ama onun dışındaki rutinleri hep aynı şekilde yapmalısınız.

  1. Gerekli uyku ortamını sağlamamak

Rutinler gibi uyku ortamı da hem gündüz hem de gece her uykuda aynı koşulların sağlanması gereken önemli bir adımdır. 2 aydan büyük bebeğinize gündüz uykuları için gece uyuduğu gibi karanlık ve sessiz bir ortam hazırlamalısınız. Bu hem uykuya geçmesi için gerekli hormonların salgılanmasını sağlamak hem de etraftaki objeler yüzünden dikkatinin dağılmasını engellemek açısından çok önemlidir. Karanlıkta uyumaya alışan bebeğim gün içinde başka ortamda uyuyamaz diye endişe etmeyin. Kendi kendine uyumayı öğrenen bir bebek gerekli koşullar sağlandığında her ortamda rahatça uykuya dalacaktır.

  1. Gerçekçi olmayan beklentiler içine girmek

Her ayın ihtiyacı olan uyku düzeni farklıdır. Anne-babalar bebeklerinin yaşına uygun uyku düzenlerini bilip onu uygulamazlarsa ortaya gerçekçi olmayan durumlar çıkabilir. Örneğin 6 aylık bir bebeğin her gündüz uykusunu 3 saat uyumasını beklemek, ya da tam tersi sadece 30 dakikadan oluşan 4 gündüz uykusu uyumasını yeterli bulmak sağlık bir durum değildir. Bu yaşlarda bir bebek için minimum 1 saatlik 2 gündüz uykusu ve kısa bir akşamüstü şekerlemesi yeterli olacaktır. Öncelikle bebeğinizin içinde bulunduğu aya göre gerekli uyku sürelerini bilmeli ama yine de bunların ortalama olduğunu unutmadan, bebeğinize en uygun düzeni oluşturmalısınız. Yaşa göre uyku düzeni bilgilerine buradan ulaşabilirsiniz.

  1. Aceleci davranmak

Bebeğinizin yaşına uygun uyku düzenini öğrendikten sonra bu düzeni onun programına uygun hale getirmek için doğru zamanı beklemeli ve uygulamak için acele etmemelisiniz. Alışık olduğu düzeni bir anda değiştirmek aşırı yorulmasına ve uyum sağlamakta zorlanmasına neden olabilir. Örneğin normalde 1-1,5 saat uyanık kaldıktan sonra uykuya giden bir bebeğin düzenini, olması gereken saatlere getirebilmek için uyanıklık süresini bir anda 2,5-3 saate çıkarmak onu çok yorabilir, bu da gündüz uykularını düzene sokayım derken gece uykularını bozabilir. En iyisi bebeğin uyanık kaldığı süreyi yavaş yavaş uzatarak uyku düzenini olması gereken hale getirmek olacaktır.

  1. Gündüz uykularında azaltmayı erken yapmak

Bebekler müthiş bir hızla büyürler ve her geçen gün ihtiyaç duydukları uyku süresi de büyümelerine bağlı olarak değişir. Önemli olan bu değişimlerin hangi aylarda olduğunu bilmeniz ve bebeğiniz hazır olduğunda da değişimi gerçekleştirmenizdir. Örneğin 4 aylık bir bebeğin gün içinde 3 gündüz uykusu uyuması gerekirken, bu durum 6-8.aylar arasında 2 gündüz uykusuna, 15-18.aylar arasında da tek gündüz uykusuna dönüşecektir. Bu konuda en sık yapılan hata diş, hastalık, büyüme atağı gibi uykuları etkileyen başka sıkıntıları, gündüz uykularında azaltma yapmak için doğru zaman zannedip erken azaltmaya gitmektir. Bu durumda gün içerisinde yeterli uyku miktarını alamayan bebek fazlaca yorulacak ve bu da hem gündüz uykularını hem de gece uykularını etkilemeye başlayacaktır. Geçiş yaparken unutulmaması gereken bir başka konu ise bu geçişin yavaş yapılması ve bebeğin ihtiyaç duyduğu günlerde fazla uyku uyumasına izin verilmesi gerektiğidir. Bu şekilde düzenin oturması yaklaşık 1 ayı bulacaktır.

Gördüğünüz gibi gündüz uykuları da en az gece uykuları kadar önemlidir. Gündüz uykularının oturmaması bebeğinizde iştah, bağışıklık sistemi, öğrenme becerisi, mutluluk seviyesi gibi birçok önemli adımı olumsuz etkiler. Bunun için bebeğinizin düzenini oturtmaya gece uykularıyla başlayıp devamında gündüz uykularını da olması gereken hale getirmelisiniz. Çünkü uyku 24 saatlik bir döngüdür ve gündüz uykularının yeterli miktarda olmaması bu dengeyi bozar. Umarım yukarıda verdiğim bilgiler sayesinde bebeğinizin gündüz uykularını düzene sokmanıza ve sağlıklı büyümesine katkı sağlamış olurum.

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

Bebek Uyku Sorunu

Uyuyan Bebek Uyandırılmaz! Ama bazen…

Uyuyan bebek uyandırılmaz lafını duymuşsunuzdur. Ne kadar doğru bir laf.  Her yaşın farklı uyku ihtiyaçları olsa da ben şahsen uykunun sürelerle sınırlı tutulmaması gerektiğine inanıyorum. Doğru uyku alışkanlıkları varsa her bebek ihtiyaç duyduğu kadar uykuyu uyuyacaktır. Zaten uyusun diye gözünün içine baktığımız bebeklerimizi de asla uyandırmak istemeyiz. Ama bazen öyle anlar geliyor ki bebeklerimizin daha iyi uyuyabilmesi için onları uyandırmamız gerekebiliyor. Ne zamanlar mı? Gelin beraber bakalım;

Gündüz Uykuları Çok Uzunsa

Gece uykusu kadar gündüz uykuları da bebeğinizin gelişimi açısından çok önemlidir. Gündüz uykusunu iyi almış bir bebek gece uykusunu daha rahat uyur. Ancak bebeğiniz gece uykusuna geçmekte zorlanıyorsa bunun nedeni gündüz uykularının çok uzun olmasından kaynaklanıyor olabilir. Eğer 4 aydan büyük bebeğinizin gündüz uykuları toplamı 4 saate yakınsa ve gece uykusuna geçmekte zorlanıyorsa o zaman gündüz uykularının süresini kısaltmanız gerekebilir. Gündüz uykularını düzenlemeyle ilgili faydalı ipuçlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Gece-Gündüz Karışıklığı Varsa

Bebeklerin doğum sonrası yeni dünyaya alışmaları zaman alır. Bu nedenle yeni doğan bebeğinizin ilk aylarda gece-gündüz ayrımını bilememesi çok doğaldır.  Eğer bebeğiniz gündüzleri uzun süre uyuyor geceleri ise sık sık uyanıyorsa nedeni bu karışıklık olabilir. Bu ayrımı bebeğinize anlatabilmek için uzun gündüz uykularının süresini azaltmanız gerekebilir. Bir başka ipucu ise 2 aydan küçük bebeklere bu ayrımı anlatabilmek için gündüzleri aydınlık geceleri karanlık ortamda yatırmanızdır.

Uzun Süreli Gece Uyanmaları Yaşanıyorsa

Eğer bebeğiniz geceleri uyandığında uzun süre uyanık kalıyorsa ve bütün geceniz onu tekrar uykuya döndürmeye çalışmakla geçiyorsa bu durumda ertesi gün uzun süre uyumasına izin vermek problemi çözmek yerine daha da içinden çıkılmaz bir hale sokacaktır. İstisnai durumlarda tabi ki bebeğinizin bir gece önce kaybettiği uykuyu sonraki gün alması önemlidir ancak bahsetmiş olduğumuz problemi eğer uzun zamandır yaşıyorsanız o halde bebeğinizin uykularını tekrar düzene sokmak için uykusuz geçen bir gecenin ardından gün içindeki uykularını ihtiyaç duyduğu aralıklarla sınırlamanız gerekebilir.

Gündüz Uykularının Sayısında Azaltma Yapılacaksa

Bebeğinizin yaşına göre gün içerisinde uyuması gereken uyku sayısı da değişiklik gösterir. Bebeğiniz büyüdükçe uyanık kalabildiği süre uzar ve gün içerisindeki uyku ihtiyacı da buna bağlı olarak azalır. O nedenle bebeğinize tam olarak ihtiyaç duyduğu uykuyu verebilmek adına doğru zamanda uyku sayısında azalmaya gitmek gerekir. Bu geçiş hemen yaşanmasa da bu dönemde ihtiyaç duyduğu uykuyu alması ve gece uykularının etkilenmemesi için uyku sürelerine dikkat etmek faydalı olacaktır. Uyku saatini biyolojik uyku saatleri içerisinde sınırlayabilmek adına yeni düzeni oturana kadar bebeğinizin uykularına müdahale edip onu uyandırmanız gerekebilir. Yaşa göre uyku düzeni bölümünden bebeğinizin yaşına uygun uyku sürelerine ulaşabilirsiniz.

Gördüğünüz gibi uyuyan bebek uyandırılmaz sözünü sonuna kadar desteklesek de bebeklerin genel uyku düzenlerinin etkilenmemesi adına oluşabilecek problemleri gidermek için kısa vadeli bu yola başvurabiliyoruz. Sizin bebeğiniz de benzer uyku problemleri yaşıyorsa uyandırma yoluna gitmeden önce ona bunu düzeltebilmesi için 1-2 hafta süre verin. Eğer kendi kendine yoluna girmiyorsa o halde sizin müdahaleniz gerekiyor olabilir. Unutmayın ki bebeğinizin uykularına müdahale edip onu uyandırmak asla uzun süreli bir durum olmamalı. Eğer sizin müdahalenizle de 1-2 hafta içinde düzelmezse o halde başka nedenler aramanız gerekebilir.

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

Bebeklerin Kolay Uykuya Dalması

Bebeğinizi Kolay Uyutmanın 10 Yolu

Çeşitli yollar denediniz ama hala bebeğinizi uyutmakta zorlanıyor musunuz? O zaman aşağıda verdiğim yöntemlere bakıp neyi eksik yaptığınızı değerlendirme fırsatı bulabilirsiniz.

Karanlık

Bebeğinizin uyuduğu ortamın karanlık olmasına dikkat edin. Zifiri karanlık ortam hem bebeğin ihtiyacı olan büyüme hormonlarının salgılanmasını sağlar, hem de bebeğinizin dikkatinin dağılmasını engeller.

Beyaz Gürültü

Bebeğinizin uyku ortamı için beyaz gürültü seslerinden faydalanabilirsiniz. Bunlar hem bebeği rahatlatacak hem de uykusunu bölebilecek dış sesleri bastıracaktır.

Uyku Sinyalleri

Bebeğinizin uyku sinyallerini iyi gözlemlemelisiniz. Bunlar esneme, gözlerini ovuşturma, ani huysuzluk ya da enerji patlaması olabilir. Bu sinyalleri aldığınızda zaman kaybetmeden onu uyku için hazırlamalı ve aşırı yorulmasına izin vermeden uykuya yatırmalısınız.

Uyku Öncesi Rutinler

Bebeğinizin uyku saati için basit ama düzenli rutinler oluşturun. Örneğin banyo yaptırmak, emzirmek, perdeleri kapatmak, hikâye okumak, ninni söylemek, iyi geceler öpücüğü verip sarılmak gibi. Bunlar bebeğinize uyku saatinin geldiğini hatırlatacaktır.

Beşik

Sabit bir yerde uyumak her zaman için hareketli yerde uyumaktan daha sağlıklıdır. O nedenle her ne kadar araba ya da bebek arabası bebeğin uykuya dalmasını kolaylaştırsa da derin uykuya geçilmediği için uykudan istenilen verim alınamaz. O nedenle bu tür uykular sadece kısa süreli olarak tercih edilmeli, bebeğinizin asıl uyuduğu yer her zaman beşiği olmalıdır.

Gündüz Uykusu

Gündüz uykularının önemi hafife alınmamalıdır. Uyku uykunun mayasıdır sözünden yola çıkacak olursak iyi gündüz uykuları iyi bir gece uykusu için zemin hazırlar. O nedenle gündüz uykularının yeterli sürede olmasına özen gösterilmelidir.

Huzurlu Ortam

Bebeğinizin uyku saati gelince ortamın ışıklarını azaltmalı, ses tonunuzu alçaltmalı ve ona güler yüzle sakin bir ortam oluşturmalısınız. Bebekler kelimeleri anlamasalar da ses tonundan ne hissettiğinizi anlarlar ve huzurlu bir ortam oluşturursanız uykuya geçişi de çok daha kolay olur.

Fırsat Verme

Bebeğinize kendi kendine uykuya geçebilmesi için fırsat verin. Onu yatağa uykusu gelmiş ama uyanık bir halde koyup uykuya kendi geçmesi için bırakın. Aynı şekilde uyandığında da 5-10 dk yalnız bırakıp hemen müdahale etmezseniz belki de tekrar uykuya dalarak size bir sürpriz yapabilir.

Zaman Tanıma

Yeni şeyler için bebeğinize zaman tanıyın. Unutmayın ki o yeni bir beceri kazanıyor ve bu zaman alacak. Uyguladığınız yönetimin işe yaraması için 4-5 gün geçmesi gerekebilir. Bu süre içinde sizin sabırlı, kararlı ve tutarlı olmanız gerekiyor.

Sırt Üstü Yatırma

Güvenli bir uyku için bebeğinizi her zaman sırt üstü yatırmayı unutmayın.

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı

Bebek Uyku Eğitimi

Uyku Eğitiminin Olmazsa Olmazları

Uyku eğitiminin olmazsa olmaz adımları vardır. Eğitim sırasında her işi bebek yapacakmış gibi görünse de aslında aileye daha fazla görev düşüyor. Eğitim sırasında ailenin uygulaması gereken olmazsa olmaz 3 tutum vardır. Bunlar; kararlılık, tutarlılık ve sabır.

Kararlılık

Uyku eğitimine başlarken ailenin ne istediğini bilmesi çok önemlidir. O nedenle aile tanıma formunda yer alan “uyku eğitimi sonrası nasıl bir değişiklik bekliyorsunuz” sorusu benim için çok önemli. Ailenin bu eğitimden ne beklediği, süreci uygulama aşamasında sergileyecekleri tutum hakkında genelde sinyaller verir. Eğer ne istediklerini biliyor ve gerekli değişiklikleri yapmaya hazır hissediyorlarsa o zaman çok çabuk sonuç alabiliyorlar. Ama kendilerini hazır hissetme konusunda tereddüt yaşıyorlarsa o zaman başarılı olmaları da güçleşiyor.

En önemli noktalardan biri de bebeklerin sizin yaşadığınız kararsızlıkları ve duygu değişimlerini seziyor olması. Eğer eğitimi uygularken kararsızlık yaşarsanız bebeğiniz bunu hissedecek ve bu duygu onda güvensizlik hissi yaratacaktır. Unutmayın ki o sizin davranışlarınızdan yola çıkarak güven duygusunu oluşturuyor. Eğer sizin emin olmadığınız bir şey yaptığınızı hissederse bu onda kafa karışıklığı yaratacaktır. O nedenle kararsızlık yaşıyorsanız yaptığınız şeye ara verip kendinizden emin olduktan sonra tekrar başlamanızı öneririm.

Tutarlılık

Bebekler her şeyi tekrarla pekiştirir ve öğrenir. Sadece uyku değil her konuda bu böyledir. O nedenle bebeğinize yeni bir alışkanlık kazandıracağınız zaman tutarlı olmanız ve ona doğru bir şekilde hep aynı mesajı vermeniz çok önemlidir. Aksi takdirde bebeğiniz her defasında farklı bir tutumla karşılaştığı için karışık mesajlar algılar ve nasıl davranacağını bilemez. Bu uyku konusunda daha da kritik bir hal alıyor. Eğer değiştirmek istediğiniz konu bebeğinizi yatağınızdan kendi beşiğine almaksa bazı geceler değil her gece ve her gündüz uykusunda onu beşiğinde uyutmanız gerekir. Eğer emerek uyuma alışkanlığını kırmak istiyorsanız bazı geceler zor geldiği için onu emzirerek tekrar uykuya dönmesini sağlamak yerine her gece emmeden tekrar uykuya dönmesini sağlamanız gerekir. Ancak o zaman bebeğiniz sizin davranışınızdan bir şeyler öğrenebilir. Ne kadar tutarlı olursanız bebeğiniz de o kadar çabuk yeni duruma uyum sağlar ve kabullenir. Bu da güven duygusunu pekiştirir ve sağlıklı büyümesine katkıda bulunur.

Sabır

Çocuğunuzun yaşı kaç olursa olsun değişim zaman gerektirir. Bir çocuğun alışkanlığını değiştirmek sanıldığı kadar kolay değildir. O nedenle eğitimin başından itibaren her an bunun sihirli bir değnek değil, bir süreç olduğunu ve zaman alacağını kendinize hatırlatmanız gerekmektedir. Unutmayın o yeni bir beceri kazanıyor. Hatta bunu şimdiye kadar alışık olduğu düzeni yıkıp yerine koymaya çalışarak yapıyor. Bu onun için çok zor. O nedenle ona zaman vermeniz ve bu zaman içerisinde de sabırlı olmanız çok önemli. Kendinizi düşünün. Yeni bir beceri kazanmak için uğraşırken kaç defa hata yaptığınızı, nasıl bocaladığınızı, ne kadar zorlandığınızı bir düşünün. Ama yılmadan tekrar tekrar çabalayarak o beceriyi kazandınız değil mi? İşte bebeğinizin de kendi kendine uyuma becerisini kazanabilmesi için sizin desteğinize ve sabrınıza ihtiyacı var.

Kendi kendine uyuyabilmek doğuştan gelen bir özellik değil sonradan öğrenilen bir beceridir ve bu beceriyi bebeğinize öğretecek olan da sizlersiniz. Ona yeni alışkanlığını edinebilmesi için zaman tanımanız gerekir. Unutmayın bu süreçte kararlı, tutarlı ve sabırlı davrandıktan sonra sonuç almamanız için hiçbir neden yok!

Sevgiler,

Cansu Özel

Bebek Uyku Danışmanı